Romalılarda hamam, sadece yıkanmak için değildi. Sosyal hayatın önemli bir parçasıydı. Aynı zamanda, bir kütüphane, sanat galerisi ve bir gimnasiondu. Güneşin doğuşuyla güne başlayan halk, işlerini bitirdikten sonra, öğleden sonrasını hamamda geçirmekten hoşlanırdı. Halkın ileri gelenleri tarafından masrafları karşılanan hamamlarda amaç, halkın yıkanırken eğlenebileceği, geniş ve güzel bir mekan sağlamaktı. Hamamlar, halkın her sınıfına, çok küçük bir ücret karşılığında açıktı ve çocuklara bedavaydı. Ünlü yazar Seneca, bir kitabında hamamlardaki gürültüden, muzip bir şekilde şikayet eder; yankesicilerin yakalanması , havuza gürültüyle atlayanlar, ağdacının koltukaltı tüylerini çektiği anın dışında devamlı kendi reklamı için bağırması, kıllar çekilirken müşterinin bağırması, ucuz masajcıların hamama gelenlerin omzunda şaklayan ellerinin sesi... Hamamdan çıkanlar, akşam evlerine dönmeden önce, tavla, dama ya da satran ca benzeyen ve siyah-beyaz pullarla oynanan oyunlara katılırdı. Oyun tablaları, mermer ya da gümüşten pullar ise taş, maden, fildişi ya da camdan yapılırdı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder